Türkülerin Babası: Neşet Ertaş

Gelenekten gelen türküleri kendine has üslubuyla icra eden, “Bozkırın Tezenesi”, “Türkülerin Babası”, “Anadolu Efsanesi” ve “Abdal Müzisyen” gibi lakaplarıyla da bilinen Neşet Ertaş, vefatının 8’inci yılında anılıyor.

Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesine bağlı Abdallar (Kırtıllar) köyünde 1938’de dünyaya gelen Ertaş, müzik hayatına kendisi gibi saz üstadı babası Muharrem Ertaş sayesinde başladı. Ertaş’ın ilk çalgısı ise annesi Döne Hanım’ın çamaşır tokacına tel takmak suretiyle yaptığı oyuncak bağlama oldu.

Bozlak türkülerini “feryat” olarak nitelendiren Ertaş, müzikle tanışmasını bir röportajında şu sözlerle anlatmıştı:

“Beni 6 yaşındayken zille başlattı babam. Hem köçeklik yapardım, hem zil çalardım. Darbuka da çalardım. Babam saz çalardı, ben onun yanında saz çalamazdım. Abim keman çalıyordu, ben de cümbüşe başladım.”

Ertaş, çok küçük yaşta bağlama ve keman çalmayı öğrenirken babasıyla 8 sene boyunca Kırşehir’in ilçeleri, Nevşehir, Niğde, Kırıkkale, Yozgat ve Kayseri’de köy köy gezerek kendi deyimiyle düğünlere şenlik kattı.

Daha sonra Kırşehir’de kendisi gibi yetenekli diğer müzisyenlerle Abdallar Topluluğu’nu kurarak düğünlerde sazını çalmaya devam eden sanatçı, bu yüzden okula gidemedi ve okumayı ağabeyi Necati Ertaş’tan öğrendi.